Çukurovalı Patates Üreticileri Fiyat Sorunlarıyla Boğuşuyor

CHP Adana Milletvekili Orhan Sümer, Çukurovalı patates üreticilerinin karşılaştığı zorluklara dikkat çekerek, plansız tarım politikaları ve denetimsiz piyasa koşullarının çiftçileri nasıl ezdiğine vurgu yaptı. Sümer, “Ürünleri tarlada bırakmamak adına düşük fiyatlara razı olmak zorunda kalan çiftçiler, her yıl artan girdi maliyetleriyle boğuşurken alım fiyatlarına baskı yapılması nedeniyle borç batağına saplanıyor. Fiyatlama kriziyle birlikte çiftçilerin evlerine ekmek götürmesi imkansız hale geliyor” dedi.

CHP Milletvekili Orhan Sümer, Çukurovalı patates üreticilerinin sorunlarına ilişkin yaptığı açıklamada, zincir marketlerin tarım ürünleri üzerinde oluşturduğu tekelleşmeye benzer satın alma politikalarının üreten insanları nasıl derinden etkilediğine dikkat çekti. Patates gibi temel gıda ürünlerinde, büyük zincirlerin depolama ve düşük fiyatlarla satış yaparak üreticileri maliyetin altında satışa zorladığını ifade eden Sümer, bu durumun çiftçilerin yanı sıra ülkemizin tarımsal sürdürülebilirliğini ve gıda güvenliğini de tehdit ettiğini belirtti. Üreticilerin bu fiyat oyunları yüzünden tarımı bırakarak toprağı terk etmelerinin gelecekte daha büyük krizlere yol açabileceğine işaret etti.

“Çiftçiler Ürünlerini Düşük Fiyata Satmak Zorunda Kalıyor”

Patates üreticileri, mazot, gübre, sulama ve işçilik maliyetlerinin artmasına rağmen emeklerinin karşılığını alamamanın sıkıntısını yaşıyor. Plansız tarım politikaları ve denetimsiz piyasa koşulları altında zor durumda kalan çiftçiler, ürünleri tarlada kalmaması için düşük fiyatlara razı olmak zorunda kalıyor. Girdi maliyetlerinin artmasına rağmen alım fiyatlarının düşük kalması, çiftçilerin ekonomik sıkıntılar yaşamasına neden oluyor. Bu duruma bir de fiyat belirleme krizi eklenince çiftçilerin durumu daha da zorlaşıyor.

Üreticiler Zincir Marketleri Protesto Ediyor

Adana’daki patates üreticileri, zincir marketlerin baskıcı politikalarına karşı tepkilerini göstermek amacıyla iki gün süreyle hasat yapmayacaklarını açıkladı. Üretici temsilcileri, “Artık yeter. Gıda güvenliğimizle oynamayın,” diyerek çağrıda bulundu. Üreticinin tarımı bırakması, sadece ekonomik değil, aynı zamanda varoluşsal bir mücadeleye dönüştü. Çünkü üreticinin toprağından vazgeçmesi, kırsal kalkınmayı durdururken yerli ve güvenli gıdaya erişimi de tehlikeye atıyor.