Fatih Terim’in Yunanca bilmeyen tercümanı neden yanına aldığı ortaya çıktı. Pensilvanya’nın sırrını Şerafettin Tilki açıkladı

Rahmetli Turgut Özal sayesinde tanıştık ‘fon’ ile. En meşhur olanı FakFukFon idi. Fakir Fukara fonu yani. Ardından mantar gibi çoğaldılar. Hep aklımızda kalan FakFukFon oldu. Taa ki, Fatih Terim Fonu patlak verene kadar. Gelişmeler uzun süredir gündemde.
Biz yine olaya farklı boyuttan bakalım istedik.

Biraz geriye gidelim. Samet Aybaba Gençlerbirliği’nin hocası. Gencecik bir çocuk da var. Daha yirmili yaşlarda bile değil. Yabancı futbolcular için tercüman arayan İlhan Cavcav bu gence görev vermiş. İşte tercüman Mert için çıkış noktası. Tercüman Mert Galatasaray’a yatay geçiş yapmaz mı!

Tercüman Mert, sadece tercüman değil! Yabancı oyuncuların kankası. Aynı zamanda iyi bir ajan. Olup biteni Terim’e şakıyarak ötüyor. Ayrıca hocasının tüm özel işlerini takip ediyor. Bankaya gidiyor. Arabasının bakımını bile yaptırıyor. Terim’in sağ kolu oluyor. Solundan çekiniyor!

İşte tercüman Mert, Fatih Terim Fonu adı ile bilinen büyük vurgunda Seçil Erzan ile birlikte çalışıyor. Terim’in yönlendirmesiyle takımdaki yabancıları bu fona yönlendirmek istiyor. Para aktarmaları için oyuncuların evlerinden çıkmıyor. Fakat Muslera dışında kimseyi ikna edemiyor. Terim hocası bozuluyor. Ama aynen devam etmesini istiyor.

Fon patlak verince neler yaşandı biliyoruz.
Terim, Acun Ilıcalı iş birliği ile Yunanistan’a gidiyor.
Kimi kaçtı diyor. Kimi aksini ileri sürüyor.
Peki Terim ne mi yapıyor?
Tercüman Mert’i yanına alıp götürüyor.
İyi de Mert, Yunanca bilmiyor. Panathinaikos kulübü, Yunanca, Türkçe, İngiliz ve Almanca bilen birine görev vermek istiyor. Terim ısrar edince durumu tuhaf bulmalarına rağmen ses çıkarmıyorlar.

Yok yok, şaka değil gerçek. Ayrıca bir de Türkçe bilen Yunan tercüman da ekibe ekleniyor.

Böylece meşhur fonda Terim’in sadık adamı olan tercüman Mert, hocasının gölgesinden ayrılmamış oluyor.
Fatih Terim Fonu ile giriş yaptık ya. Bakmayın fon adına. Terim, isim babası olduğu fon davasında yok iyi mi?

Gülüyorum ağlanacak halimize.
Gülelim gülelim. Son gülen iyi güler demişler.

Şimdi düşünüyorum Fransız medyasından teklif alsam. Terim’in yolunu tercih ederim. Japonca bilen tercüman alıp giderim. Çünkü buradaki özel işlerimi böyle bir arkadaş yapıyor!
Kurarım; Jap-Türk Fonu. Dağıtırız Japon yeni.
Burası Türkiye hiç bir şey sürpriz olmaz.
‘Hış hışı hançer boynuma le le
Küpeli kızlar yanıma’

Biz böyle şarkı sözlerine imza atan toplumdan geliyoruz. Yok anam yok. Hiç bir yere gitmiyorum. Gidenleri takipteyim.

Terim ile açtık öyle kapatayım.

2011 yılı sanırım. Milli takım ABD kampına gitti. Ne şampiyona var ne başka bir durum. Sırf spor olsun.

Terim hoca bu kez Milli ekibin patronu.
Tüm kulüp başkanları özel davetli.
Koca ülkede kamp yeri neresi seçilmiş dersiniz.
Tamamen tesadüf canım başka bir şey aramayın altında.

Pensilvanya. Şaşırdık mı, asla.

Bu kamp. Her yönü ile araştırılıp açıklansın.
Hangi futbolcular.
Hocalar.
Başkanlar
Gazeteciler..

O malum şahsın dergahına gittiler.
Türk futbolunda temizlik isteniyorsa, işte ilk adres burası..
Hadi bakalım kolay gelsin.
Ne acayip ince iş!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir