Uluslararası Müslüman Parlamenterler Forumu’nda İsrail’in saldırıları altındaki Gazze Şeridi’ndeki halkın durumu ve ilerleyen günlerdeki süreç konuşuluyor.
İstanbul’da dün başlayan 4. Uluslararası Müslüman Parlamenterler Forumu kapsamında “Yeni Dünyada Parlamento Çalışmaları ve Filistin Meselesi” konulu program ikinci gününde devam etti.
Foruma Türkiye’nin yanı sıra Endonezya, Malezya, Irak, Kuveyt, Yemen, Mısır gibi çeşitli Arap ve İslam ülkelerinden parlamenter, akademisyen ve düşünürler katılıyor.
Filistinli çocuk ve kadınlara destek
Basına açıklamada bulunan Forumun kurucu üyelerinden Nidal el-Ibadi, çalışma programının çoğunu son yaşanan gelişmeler nedeniyle Filistin ve Gazze’ye ayırdıklarını, Gazze’ye siyasi, toplumsal ve medya desteği vermeyi hedeflediklerini söyledi.
Cezayir Parlamentosu Başkan Yardımcısı Aişe Belhicar ise parlamentolar olarak Filistin davası, Filistinli çocuklar ve kadınlara destek vermek amacıyla böyle bir çalışmayı İstanbul’da düzenlediklerini kaydetti.
Filistin davasının bütün dünyayı yeni bir duruma doğru yönlendirdiğini ifade eden Tunuslu eski milletvekili Fethi el-Iyadi, “Nuh Tufanı’nın dünyada yeni bir dönemin başlangıcı olduğu gibi Aksa Tufanı’nın da benzer bir etkiyi yapacağını değerlendiriyorum.” diye konuştu.
Özgürlüğün mümkün olduğunu gördük
Uluslararası Müslüman Parlamenterler Forumu Başkanı Abdulmecid Munasıra, forumun öteden beri temel gündem maddesi olan Filistin meselesinin, İsrail’in 7 Ekim’de başlattığı saldırılar sonrasında bugün daha detaylı ve yoğun ele alındığını belirtti.
Gazze’nin direnişi ve kahramanlığı tüm dünyaya gösterdiğini belirten Munasıra, “Bugün çeşitli İslam ülkelerinden parlamenterler olarak şahitlik ediyoruz. Gazze’nin yalnız bırakıldığını, hastanelerin, yaralıların, camilerin, kiliselerin ve okulların askeri hedefler olduğunu gördük, şahit olduk.” dedi.
Munasıra, “Özgürlüğün mümkün olduğunu gördük. 7 Ekim, hürriyet projesinin başlangıç tarihidir. Özgürlük treni yola çıkmıştır ve asla durmayacaktır.” diye konuştu.
Eski AK Parti milletvekili ve akademisyen Prof. Dr. Yasin Aktay da “Aksa Tufanı operasyonunun dünyanın tüm ayıplarını, kusurlarını, gizli ve açık otoritelerini gözler önüne serdiğini” belirterek, “demokrasi ve insanlıktan bahsedenlerin otoritelerin kölesi olduğunu” gördüklerini söyledi.
İnsan hakları konusunda ayrımcılık olduğunu belirten Aktay, “Aksa Tufanı sonrası yeni bir dünya olduğunu ve buna odaklanarak her şeyin adıyla isimlendirilmesi gerektiğini” kaydetti.
İstanbul Windsor Otel’de dün başlayan forum, yarın sona erecek.
